Konuya başlarken önce ‘’Adalet’’ nedir? ona bir bakalım!. Kısaca "Adalet kim olursa olsun eşit davranmak Hakkı hak sahibine teslim etmektir.
“Adalet akıl ve vicdan ile yürütülür. Allah-ü Teâlâ Maide suresinin 8.ayetinde şöyle buyurmuştur. "Ey iman edenler! Allah için Hakkı ayakta tutan, Adaletle şahitlik eden kimselerden olun, bir topluluğa olan kininiz sizi Adaletten alıkoymasın. Adaletli olun; bu Allah korkusuna daha çok yakışan bir davranıştır. Allah'a isyandan sakının. Allah yaptıklarınızı hakkıyla bilmektedir ."
Peygamberimiz Muhammed Mustafa (SAV)’ ın öne çıkan iki önemli özelliği Adalet ve merhamet idi. Peygamberimiz daha 20 yaşlarındayken Adaletin tesis edilmesi için Hılful Fudul denilen bir teşkilatta görev almıştı. Hılful Fudul 580 yıllarında Ficar savaşları sonrası doğan anarşi ortamında can ve mal güvenliğinin sağlanması, zayıf ve güçsüz kimselerin korunup, can ve mal güvenliğinin korunması amacıyla iyi niyetli kişilerin önderliğinde, toplumda sözü geçen kişiler ile kurulmuş bir teşkilat idi. Hz. Ayşe’den rivayet edildiğine göre; Mahsun kabilesinden hırsızlık yapan soylu bir kadının durumu Kureyşlileri çok üzmüştü. Konuyu Resulullah (S.AV) ile kim görüşülebilir diye aralarında konuşup bu görüşmeyi yapmak üzere Usame Bin Zeydi görevlendirdi ler. Usame Bin Zeyd konuyu Resulullah (S.A.V) e açtı. Resullah (sav) Usame’ye" Usame Allah’ın koyduğu cezalardan birinin uygulanmaması için aracılık mı yapıyorsun"? Buyurduktan sonra şunları söyledi. "Sizden önceki milletlerin yok olmasına sebep içlerinden soylu biri hırsızlık yapınca ona dokunmayıp, zayıf ve kimsesiz biri hırsızlık yapınca ona ceza vermeleriydi. Allah’a yemin ederim ki Muhammed'in kızı Fatıma hırsızlık yapsa idi onunda elini keserdim" buyurdu. Zira Allah'a ait bir hakkı affetmeye devlet başkanının bile yetkisi yoktur. Resulullah Usame’nin teklifine pek üzüldü. Mübarek yüzü renkten renge girmeye başladı. İşte o zaman Usame yaptığı hatayı anladı ve "ya Resulallah Allah’tan beni bağışlamasını dile" diye yalvardı. Sonrasında Mahsun kabilesinden hırsızlık yapan o soylu kadının eli kesildi.
Anlaşılması gereken odur ki, Allah korkusu adaletsizliği ortadan kaldırmanın sigortasıdır. Allah'ın emir ve Buyrukları hiç kimseye haksızlık yapma hakkı tanımaz. Yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim Adaleti emreder. Adalet herkes için eşit uygulandığı zaman hayat yaşamaya değer olur. Adaletsizlik zulümdür, zulüm hiç bir bahaneyle meşru kılınamaz. Tarih boyunca bu milletin önderleri hiç bir zaman Adalet çizgisinden sapmamıştır. Devletin İmanı Adalettir. Din ve dünya ancak Adaletle hayat bulur. Adaletli günler dileğiyle
***Selamlar, Sevgiler***.