Bir ülkenin muasır medeniyetler seviyesine ulaşması ve üretimin tüm satha yayılması için,İstihdam ve ara eleman yetiştirmenin ne kadar önem arz ettiği aşikardır.
Üretim ve işgücü lokomotifi olan,olacak,günümüz ve yarınların sanayi,sanat ve de tarımına öncülük edeceği bu kitle mağdur edilmemelidir.
“Staj ve çıraklık sigortası, devletin öğrencilere atmış olduğu bir kazıktır, hatasını düzeltmelidir.
Stajyerliğin sigortadan sayılmaması EYT’den daha büyük bir mağduriyet oluşturmaktadır.
Bu uygulama anayasanın 10.madde 1. fıkrasına göre eşitlik ilkesine aykırıdır.
Bir an önce staj ve çıraklılık sürelerinin,sigortadan sayılarak,emeklilik yollarının açılarak mağduriyetlerinin giderilmesi gerekmektedir.
“3600 GÜN PRİM ÖDEYEN DE 9000 GÜN ÖDEYEN DE AYNI MAAŞI ALACAK”
Hayatlarının en verimli yıllarını çalışarak,emekli olup yaşlılığında geleceklerini güvence altına almak,her vatandaşın istek ve beklentisidir.
Ancak bu istikamette,devlet baba vatandaşlarına haksızlık ve ayrımcılık yapmamalıdır.
Gönül ister ki ! her emeklimiz enflasyona ezdirilmeden,hak ettiği ölçüde,emekliliğinde refah içinde yaşasın.
Son düzenlemeyle kısmen de olsa iyileştirme yapılmıştır.devletimiz var olsun.
Ancak 3600 gün prim yatıran 5375 gün prim yatıran ve 7763 gün prim yatıran bir emeklimiz ile aynı aylığı almaktadır.
Bu uygulama ile,fazla prim yatıran vatandaşa bariz bir şekilde haksızlık yapıldığı gibi,gelecekte insanların uzun süre çalışarak devlete iş gücü sağlamanın da önü kapatılmaktadır.
Sonuç itibariyle,prim ödeyenler arasında ayrımcılık ve haksızlık yapılmaktadır.bu da belirttiğimiz gibi anayasanın eşitlik ilkesine aykırıdır.
Daha çok prim yatıran bir çalışanın daha çok aylık alması gerekmiyor mu ?
Böyle bir uygulama ile tüm çalışanlar 3600 gün prim yatırdıktan sonra,sigortalılıklarının sonlandırılmasının yolu açılacaktır.bu da devletin prim ve iş gücü kaybına vesile olacaktır.
Bu durumda,ülkenin ekonomik kaybında hepimiz bedel ödemek durumunda kalacağız.
Düzenlemelere karşı çıkmıyoruz.
Ancak bu şekilde yapılması, hesapsız kitapsız bir şekilde olması ülkeye ve çalışanlara ihanet olur.
“Sosyal güvenlik sistemi prim esaslıdır. Aktüeryal bir hesaba dayanması lazım. Yani ne kadar prim öderseniz o kadar maaş almanız lazım. Bizde emeklilik sistemi iyice bozuldu.
Devlet tabii ki muhtacına yardım eder ama sosyal güvenlik sistemiyle değil. Yardım sosyal güvenlik sistemiyle yapılmaz, sosyal yardım sistemiyle yapılır. Sosyal güvenlikle sosyal yardım sistemi farklıdır. Bunları birbirine karıştırdınız mı sistem bozulur.
4 emekliden 3’ü aynı maaşı alacak.
3.600 gün prim ödeyen de 9000 gün prim ödeyende aynı maaşı alacak. Daha yüksek, yani asgari ücretin 2 misli prim ödeyen de asgari ücret üzerinden prim ödeyen de aynı maaşı alacak. Bu adaletsiz bir sistemdir.
En düşük emekli aylığı en az asgari ücret kadar olmalıdır.
Ancak daha fazla prim ödeyen de mutlaka daha fazla maaş almalıdır.
Sosyal güvenlik kurumu,ey çalışanlar daha yüksek prim öderseniz,ileride daha yüksek maaş alabilirsiniz’ diyebilmelidir.
Mevcut sistem ile maalesef böyle bir umut kalmamıştır.
Saygılarımla