Kimliği belirsiz kişi ya da kişiler eski Urfa evinde bulunan klima, beyaz eşya, giyim ve evde bulunan yatak ve özel eşyaları alarak kayıplara karıştı.
Olay: geçtiğimiz Pazar günü meydana geldi. Klaus Schmidt ve eşi Çiğdem Köksal Schmidt'in kazı sezonlarında kullandıkları Ulu Camii yakınlarında, Bıçakçılar Mahallesi Nabi Sokakta bulunan eve giren hırsızlar yaklaşık 20 bin lira değerindeki eşyaları alarak izlerini kaybettirdi.
Hırsızlık olayı kazı çalışmalarına yardım eden ve zaman zaman bu evde kalanlar tarafından fark edildi. Suriyelilerin çoğunlukta yaşadığı mahallede gerçekleşen hırsızlık olayının ardından polis, hırsızların yakalanması için çalışma başlattı.
HIRSIZLAR BİR AN ÖNCE YAKALANMALI
Alman Arkeolog’un evinin bulunduğu sokakta yaşayan ve isminin açıklanmasını istemeyen mahalle sakini, 'Hırsızlık olayını burada kalan kazı ekibini yardımcı olanlar tarafından fark edildi. Şanlıurfa’mızı dünyaya tanıtan bir insanın evinin soyulması bizleri son derece üzmüştür. Söylenene göre hırsızlar evden klima, beyaz eşya, yatak ve özel eşyaları çalıp gitmişler. Urfa polisinden bu olaya karışan kişileri yakalayıp adalete teslim edilmesini istiyoruz' dedi.
ÇİĞDEM KÖKSAL SCHMİDT'TEN TEPKİ
Haberi alan Çiğdem Köksal Schmidt, Facebook adresinden tepkisini şu sözlerle dile getirdi:
'Bir hafta sonra orada olacaktım... Üç senedir dokunmaya, toplayıp kaldırmaya kıyamadığım hatıralarımızla, hayatımızın oradaki evde kalan izleri ile tekrar karşı karşıya kalmaya gidiyordum... Ama iki gün önce Urfa'daki evimize hırsız girmiş, talan etmişler her şeyi... Boş odalarınki ile birlikte yedi adet klimayı sökecek, evin önüne park ettikleri kamyonete yükleyecek kadar fütursuzca hareket edebilen bir grup yapmış her şeyi... hadi bütün klimaları, beyaz eşyayı, satılabilecek her türlü nesneyi aldınız, özel eşyalarla ne işiniz vardı... Yatak yorgandan, kalem-kâğıda kadar her şeye, başkasına ait olana bu kadar rahat el uzatabilmek nasıl bir adiliktir
Benim için konu talan edilen maddiyat değil... Eşimin çalışma odasına üç yıldır dokunmamıştım, her şey bıraktığı gibi duruyordu Urfa'daki evimizde... Haber geldiğinde ilk sorduğum şey kazılara başladığımızdan beri arazide hep giydiği parkasının orada olup olmadığı idi, Klaus' un en son astığı yerde duruyordu... Parkayı daha alamamışlar, odaların perdelerini sökerken yarıda kalmış işleri hırsızların... Parkasını sakla Klaus'un, gelince senden alırım diyebildim telefonda sadece...''
(Urfahizmet)
Olay: geçtiğimiz Pazar günü meydana geldi. Klaus Schmidt ve eşi Çiğdem Köksal Schmidt'in kazı sezonlarında kullandıkları Ulu Camii yakınlarında, Bıçakçılar Mahallesi Nabi Sokakta bulunan eve giren hırsızlar yaklaşık 20 bin lira değerindeki eşyaları alarak izlerini kaybettirdi.
Hırsızlık olayı kazı çalışmalarına yardım eden ve zaman zaman bu evde kalanlar tarafından fark edildi. Suriyelilerin çoğunlukta yaşadığı mahallede gerçekleşen hırsızlık olayının ardından polis, hırsızların yakalanması için çalışma başlattı.
HIRSIZLAR BİR AN ÖNCE YAKALANMALI
Alman Arkeolog’un evinin bulunduğu sokakta yaşayan ve isminin açıklanmasını istemeyen mahalle sakini, 'Hırsızlık olayını burada kalan kazı ekibini yardımcı olanlar tarafından fark edildi. Şanlıurfa’mızı dünyaya tanıtan bir insanın evinin soyulması bizleri son derece üzmüştür. Söylenene göre hırsızlar evden klima, beyaz eşya, yatak ve özel eşyaları çalıp gitmişler. Urfa polisinden bu olaya karışan kişileri yakalayıp adalete teslim edilmesini istiyoruz' dedi.
ÇİĞDEM KÖKSAL SCHMİDT'TEN TEPKİ
Haberi alan Çiğdem Köksal Schmidt, Facebook adresinden tepkisini şu sözlerle dile getirdi:
'Bir hafta sonra orada olacaktım... Üç senedir dokunmaya, toplayıp kaldırmaya kıyamadığım hatıralarımızla, hayatımızın oradaki evde kalan izleri ile tekrar karşı karşıya kalmaya gidiyordum... Ama iki gün önce Urfa'daki evimize hırsız girmiş, talan etmişler her şeyi... Boş odalarınki ile birlikte yedi adet klimayı sökecek, evin önüne park ettikleri kamyonete yükleyecek kadar fütursuzca hareket edebilen bir grup yapmış her şeyi... hadi bütün klimaları, beyaz eşyayı, satılabilecek her türlü nesneyi aldınız, özel eşyalarla ne işiniz vardı... Yatak yorgandan, kalem-kâğıda kadar her şeye, başkasına ait olana bu kadar rahat el uzatabilmek nasıl bir adiliktir
Benim için konu talan edilen maddiyat değil... Eşimin çalışma odasına üç yıldır dokunmamıştım, her şey bıraktığı gibi duruyordu Urfa'daki evimizde... Haber geldiğinde ilk sorduğum şey kazılara başladığımızdan beri arazide hep giydiği parkasının orada olup olmadığı idi, Klaus' un en son astığı yerde duruyordu... Parkayı daha alamamışlar, odaların perdelerini sökerken yarıda kalmış işleri hırsızların... Parkasını sakla Klaus'un, gelince senden alırım diyebildim telefonda sadece...''
(Urfahizmet)