Bakan Yumaklı, açılışta yaptığı konuşmada, sahipsiz hayvanların sokaklarda güvensiz, her türlü tehlike ve şiddete açık bir durumda yaşamaya çalıştığını, bir yandan da içgüdüleriyle sahipsiz, başıboş şekilde sokaklarda dolaşmalarının vatandaşların can güvenliğini tehdit ettiğini söyledi.
Açılışı yapılan merkezin İstanbul'un en büyük sokak hayvanları beslenme ve sahiplendirme merkezi olduğunun altını çizen Yumaklı, şu bilgileri verdi:
"BAKIMEVİ İÇİN SON 15 YILDA 63 İLDE 118 YEREL YÖNETİME MALİ DESTEK VERDİK"
Yeni açılan merkezin son derece modern olduğunu vurgulayan Yumaklı, "Kainatta yaşamını süren her canlı Cenabıhak tarafından insanlara emanet edilmiştir. Adını bildiğimiz veya bilmediğimiz binlerce canlı, ekosistemin ayrılmaz bir parçasıdır. Onlarla birlikte bu dünyayı paylaşıyoruz. Dolayısıyla bizlerin küçüğünden büyüğüne kadar bizim dışımızdaki canlılara merhamet göstermemiz şart." dedi.
Selçuklu ve Osmanlı döneminde hayvan yararına birçok vakıf kurulduğunu hatırlatan Yumaklı, yapılan çalışmalara ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bakanlık olarak destek olduğumuz hayvan bakımevi yapımı ve kısırlaştırma ile alakalı uzun yıllardır devam eden bir süreç var. Bakımevi için son 15 yılda 63 ilde 118 yerel yönetime mali destek verdik. Kısırlaştırmayla ilgili ise son 7 yılda 862 binden fazla hayvan için yine mali destek sağladık. Yerel yönetimler tarafından ise son 20 yılda yaklaşık 3 milyon sahipsiz hayvan aşılandı. 2,5 milyon hayvan kısırlaştırıldı. 533 binden fazla hayvan da sahiplendirildi.
Ülkemizde 4 milyon civarında sahipsiz hayvanın sokaklarda olduğunu tahmin ediyoruz. Bu açıdan bakıldığında hem bizim hem yerel yönetimlerimizin hem sivil toplum kuruluşlarımızın ve gerçek hayvanseverlerimizin elini daha fazla taşın altına koyması gerekiyor. Bunun için kısa süre önce İçişleri, Adalet, Çevre ve Şehircilik, Sağlık, Hazine ve Maliye Bakanlıklarımızın katkılarıyla Hayvanları Koruma Kanunu'nda önemli değişiklikler yaptık. Bu değişiklik yapılırken, toplumun tüm kesimiyle istişarede bulunduk. Bu kanunun ve bu kanundaki en son düzenlemelerin hayata geçmesini istemeyen bir kesim oldu. Konuya bütün olarak bakmadılar. 'Sokaklarda başıboş, normal olarak içgüdüleri ile hareket ettiği için vatandaşımızı tehlikeye atan hayvanların olması kabul edilemez' dediğimizde onların söylediği sadece 'Hayır, olmaz.' oldu. Peki bu sorunu nasıl çözeceğiz? Bu gibi tesisleri devreye alarak çözeceğiz."