
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Cumhuriyetimizi, siyasi, ekonomik, sosyal, diplomatik alanlarda, milletçe hayalini kurduğumuz seviyeye çıkartacak atılımın adını Türkiye Yüzyılı koyduk." Dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kabine Toplantısı sonrası Millete Sesleniş konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“İHTİYAÇ DUYDUĞU HER YERDE VE HER DURUMDA İNSANIMIZIN YANINDA OLDUĞUMUZU GÖSTERDİK”
Ülkemizin zenginliğini milletimizin her kesimiyle adil şekilde paylaşma ilkemizi sosyal devlet projeleriyle hayata geçirmeyi sürdürüyoruz. Türkiye’nin en kapsamlı ve etkin sosyal programları bizim dönemimizde geliştirilmiş ve uygulanmıştır. Bunun sebebi, milletimizin eskisine göre temel ihtiyaçlarını karşılamakta daha çok sıkıntı çekmeye başlaması değil, insanımızın hayat standardına ilişkin çıtanın yükselmiş olmasıdır. İhtiyaçlar değiştikçe sosyal yardım programlarımızın içeriğini de zenginleştirerek ihtiyaç duyduğu her yerde ve her durumda insanımızın yanında olduğumuzu gösterdik. Nitekim geçmişte sadece yakacak ve gıda gibi birkaç başlıkta destek alabilen ailelerimiz, bugün elektrikten doğal gaza, kiradan kırtasiyeye geniş bir alanda devleti yanlarında bulmaktadır.
Aynı şekilde sosyal destek verilen kesimler de engellilerden yaşlılara, eşi vefat etmiş kadınlardan eğitim çağındaki çocuklara kadar kuşatıcı bir zenginliğe sahiptir. Bu yaklaşım bize medeniyetimizin ve kültürümüzün mirasıdır.
Pek çok gönül sultanına atfedilen mısralarda bu anlayış şöyle anlatılıyor: Başta devlet, dilde himmet, elde fırsat var iken / Tut elinden düşmüşlerin, sana saadet yar iken / Kimseye baki değildir mülkü devlet, sim-ü zer / Bir harap olmuş gönlü tamir etmektir hüner.
“AİLENİN TAMAMINI KORUYACAK, GÜÇLENDİRECEK ÇALIŞMALARA AĞIRLIK VERİYORUZ”
Evet, elimizde fırsat varken yokluktan, yoksulluktan burulan gönülleri tamir etmek hem devleti yönetme sorumluluğumuzun hem de bir insan, bir Müslüman olarak sahip olduğumuz hassasiyetin gereğidir. Biz sadece bu yaygın ve etkin yardım sistemiyle herkesin elinden tutmakla kalmadık, sosyal destek sistemimizin mantığını da değiştirdik. İhtiyaç sahibi olmanın özellikle ötesinde büyüğüyle, annesiyle, çocuğuyla bir bütün olarak ailenin tamamını koruyacak, gözetecek, güçlendirecek çalışmalara ağırlık veriyoruz. Bugün sizlerle aileye yönelik hizmetlerimizi genişletme amacı taşıyan yeni bir adımın müjdesini paylaşmak istiyorum.
Bilindiği gibi sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarımız vasıtasıyla kadınlarımıza ve çocuklarımıza yönelik çalışmalar için kurduğumuz aile destek merkezleri ve sosyal dayanışma merkezleri var. Bu merkezlerde kadınlarımızı üretken hâle getirmeye, çocuklarımızın akranlarıyla sağlıklı gelişim göstermelerini sağlamaya yönelik faaliyetler yürütülüyor. Kadın ne kadar güçlü olursa, hem kendi hayatında hem çocuğunu yetiştirmede hem tüm aileyi ayakta tutmakta o derece başarılı olacaktır. Son dönemde millî ve manevi değerlerimizi tahrip ederek aile yapımızı yıkmaya yönelik tehditlere karşı aldığımız tedbirleri bu merkezlerimizi güçlendirerek tahkim ediyoruz. Bu amaçla, ülkemizde hâlen faaliyette olan 330 aile destek merkezi sayımızı 656’ya, 47 sosyal dayanışma merkezi sayımızı 116’ya çıkarıyoruz. Bu yaygınlaştırmada önceliği de Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgemize veriyoruz. Önümüzdeki yıl için bu merkezlerde yürütülecek faaliyetlere 1,2 milyar liralık kaynak ayırdık.