Son zamanlarda toplu intihar olayları giderek artmaya başladı. Özellikle siyanür ile intihar eden ailelerin haberlerini sıkça duymaya başladık. İntihar eden ailelerde ortak sorun ekonomik problemler olarak ortaya çıkıyor.
Geçim sıkıntısı yaşayan bazı aileler intihar ederek yaşamına son veriyor. Ailede nasıl bir psikolojik travmanın yaşadığını bilemiyoruz. Aileler medyada sıklıkla çıkan intihar haberlerini görünce benzer intihar vakalarına yöneldiğini görüyoruz.
Son zamanlarda adını sıkça duyduğumuz siyanür ile intihar haberleri, yediden yetmişe herkesi kahrediyor. Ailenin en küçük bireyinden en büyük bireyine kadar toplu intiharı kaygı vermeye başladı. Televizyonları izleyen aileler nasıl bir travma yaşadığını tahmin etmek zor. Böyle bir yönteme başvurmak toplum açısından çok zararları olacaktır.
Peki, sıkça intihar olaylarının yapıldığı siyanür nedir? Önce birlikte ona bakalım. Siyanür, karbon ve azottan oluşan kimyasal bir bileşiktir. Sodyum siyanür, potasyum siyanür veya hidrojen siyanür gibi birçok farklı formda olabilir. Siyanürün çoğu varyantı insanlar için oldukça zehirlidir ve dakikalar içinde ölüme neden olur.
Siyanür çok hızlı hareket eder. Yani siyanür dakikalar içinde öldürme potansiyeline sahiptir.
Belirtileri şöyle sıralanabilir:genel bir kırılganlık ve fiziki zayıflık hissi, mide bulantısı, baş ağrısı, nefes almada zorluk, bilinç kaybı ve kalp durması ile belirtileri ortaya çıkar.
Dakikalar içerisinde etkisini gösteren bu zehir, nasıl temin ediliyor ve bunu herkes alabiliyor mu? Eğer satışı serbest ise büyük bir zaafiyete neden olacaktır. Yetkililer, siyanürün temin edilmesini engelleyecek önlemleri biran önce alması gerekiyor.
Halk olarak kitle iletişim araçlarından çok çabuk etkileniyoruz. Saatlerce TV başında zaman geçiren bir toplum olarak her türlü olumsuz haberlerden etkileniyoruz.
Ekonomik olarak zor günler geçiren bazı aileler intiharı düşünebiliyor. Bu tür olayların yaşanmaması için toplumun bir şekilde intiharın çare olmadığını öğrenmesi gerekiyor.
Aile reisi girdiği borç bunalımından dolayı ölümü kurtuluş olarak görmesi hem kendisi açısından hem de çocukları açısından kabul edilebilir bir yanı yok.
Gencecik evlatlarının yaşamını elinden almaya kimsenin hakkı yok. Zaten dinimizde canına kıymak en büyük günahlardandır. Allah'ın verdiği canı almak ve vermek ona mahsustur. Bu can bize Allah'ın emanetidir. Bizim görevimiz bunu korumaktır.
Ailemizi geçindirme noktasında zaman zaman zorluklar çekebiliyoruz. Ancak bunun çaresi intihar değildir. Bir şekilde iş bulmak için her kapıyı çalmak gerekiyor.
Devletin sosyal yardımlaşma vakıflarından yardım almak gerekiyor. Devletimiz bir şekilde ekonomik problemler yaşayan vatandaşa el uzatması gerekiyor.
Sağlıcakla kalın...