Kardeş olmak çok güzel çok doğru ve çok da yüce bir gerçeklik. Ancak bu kardeşlik çıkar ilişkisindeki ortaklar gibi mi, kendi egosunu veya hevesini tatmin için mi yoksa samimi olarak beklentisiz amasız niçinsiz bir kardeşlik mi ona bakalım..!
Kardeş doğal olarak aynı ana ve aynı babadan üreten kan bağı ile aile bağı ile bağlı olanların çıkarsız sorgusuz sualsiz varoluş nedeni ile olan ancak sevgi ve saygı ile devam ettirilen bir durum diğer yönden hiç bir şekilde kan bağı olmadığı halde çıkar üzerine kurulu ortaklık vari ( Kanka- Kan kardeş vb ) suni olarak yapılan ve her an bozulmaya hazır bir durum ve birde hiç bir kan bağı illiyet bağı olmayan tüm zulüm kötülük ve ölümlerde birlikte olunan ve hiç bir çıkar gözetilmeden yapılan ruhani manevi bir ittifak kardeşliği..!
Dünya ve Türkiye gerçekliğine baktığımız zaman Devlet-Halk ,Farkı inançlar veya dil gruplarının kardeşliği bir maskaralık olarak görülür, Nasıl mı...?
Bir devletin veya bir inancın kendi duygu düşünce inanç ve dil faktörlerini hiçe sayarak hepimiz kardeşiz demesi ne kadar inandırıcı olabilir. Evet, vatandaşlık eşitlik, hak-hukuk adil, vicdani sorumluluk ve tüm bunları idame ettirecek yasal zemin olunca kardeş değil eşit yurttaş kavramı olur. Aksi taktirde farklı iki zıt kutbun ,’’biz kardeşiz’’ demesi veya ‘’Etle Tırnak gibiyiz’’ demesi abesle iştigaldir.
Madem kardeşiz o zaman soralım.. ;
Senin vatanın tüm alanlarında binlerce camilerin varken ve bunların içinde on binlerce din görevlilerin ( memurların) varken neden bir Ezidi’nin, bir Hristiyan’ın veya bir Alevi’nin ibadethaneleri bir elin parmakları kadar ve görevlileri hiç bir surette devlet değil, halkın görevlisi. Senin inancının kuralları kutsalları her zaman çıban başı gibi göz önünde ve tüm masrafları inşaattan personeline kadar hep tüm vatandaşların vergilerinden karşılanıyor ve o ibadethaneler Allah'a değil de sizin emrinize amade,..?
Neden özgür bırakmıyorsunuz? inanlar rahatça vicdan muhasebesi yaparak kendi görevlerini yapmıyor, neden fetvalarla can baş alıyor, helal haram yada doğru yanlış kararını veremiyor..?
Neden kutsal kitaplarını kendi ama dillerinde ( Türkçe, Kürtçe, Arapça, İngilizce ,Almanca vb ) yazmıyor okumuyor..?
Neden ibadethane içinde fetvalar ve dualar başka dillerde, dışarda bağışlar başka dillerde...?
Yada..;
Vatan dediğimiz toprak bütünlüğünden yaşayan herkesi tek tip olmak zorunda bırakıyoruz? Neden insanlara ana dillerini hukukunu sohbetini ticaretini eğitimini kitap baskılarını kutsalı kendi dillerinde öğrenme ve yayınlama özgürlüğünü vermiyorsunuz..?
Neden Alevi, Kürt, Ezidi, Hristiyan kimlikleri sizleri korkutuyor. Neden onlarla sizler-bizler değil de BİZ olamıyoruz.
Neden? kardeşlik ilkelerini tek taraflı egoistçe sadistçe keser cinsi kendinize yontuyorsunuz..?
Kardeşlik veya ‘’Hepimiz kardeşiz’’ ,’’Etle Tırnak GİBİYİZ’’ kelimesinin içini doldurma yürekliliğini cesaretini özverisini yapmıyor yapamıyoruz. Malum olduğu üzere Et aynı boyda kalır ancak tırnak eti geçer ve geçince neden geçmesine izin vermeyip keserek atarız,
Çünkü..;
Tırnak öz değildir hastalık veba mikrop pislik barındırır bu nedenle doğal olarak kesilip atılır.
Ama Kardeş kesilebilir mi ..?
Yoksa Habil kabil efsanesinden ders almıyor muyuz?, almıyor musunuz..?
Yaratan katliamı insanlığa en büyük günah ve suç sayarken , kardeş diyerek kat etmek kardeşliğin hangi kuralında yazıyor..?
Demek ki..;
Çıkarınız-Çıkarımız süresinde kullanan bildiğimiz ölçüde yakınız. Ama asla kardeş olamayız. Kimse kimseyi kelime oyunları ile demogoji ile veya laf kalabalığı ile kandıramaz ( Davarlar ve yalakalar hariç) kardeş olamayız. Ama ha bire birbirimizi mi katledecez, Hayır, asla! Bunun yolu uzlaşıdır, saygıdır kabul etmektir senin benim değil hepimizin olandır.
Gerek dillerde gerek inanç faktörlerinden her tarafa eşit ve mesafeli olarak dilleri inançları horlamadan fetvalar verdirmeden kabul ederek birlikte olarak güzelim vatanı satmadan peşkeş çekmeden elimizde kutsal dilimizde bühtan olmadan hakir görmeden hakaret etmeden kabullenmekte geçiyor.
Yaratıcı Tanrı Allah Rab Haq Hüda adına ne derseniz deyin Tüm alemlerin sahibi olduğuna göre o Allah ki kendisi isteseydi tek tip insan veya Dil veya inanç var edemez miydi , herşeye kadir olan haq kendisi her dili bilir ,her inancı kabul eder ve her insanı olduğu gibi huzuruna alır..
Peki, biz naçizlere neler oluyor. Onun üstünde tavır alarak O'nu yok sayarak Şirk yapmıyor rmuyuz.. ?
Öyleyse haq ve hakikat nefsin duyguların arzuların hırsın ve kin ve nefretin üstünde onları galebe çalışarak ıslah olması ve kabul den geçiyor..
Kanlı Kardeş olmayalım, zaten olamayız da bu hem fıtrata hem doğaya aykırı ama BİZ olabiliriz İNSAN olabiliriz..
Ne Mutlu İnsan Olabilene aşk ile.....